13 Aralık 2007 Perşembe

Bir Yudum Kanyak

Bu gün yazımı sakin, sakin yazıcam dedim, kahvemi aldım, immem'den Vivaldi'nin Four Seasons'ını açtım, hem dinliyorum, hem yazıyorum.İstanbul'da soğuk bir kış günü, gri, puslu...Ben yine yıllar öncesine dalıyorum, hani daha sık kar yağan yıllara...Soğuk bir kış günü, kar atıştırıyor, çocuklar küçük , bizde yeni yaşamımıza alışmaya çalışıyoruz.Evim sobalı, çocuklar okuldan, ben işten dönünce kıytırık bir katalitik sobamız var onu yakıp ısınmaya çalışıyoruz.Ateşin kırmızı rengi bizi mutlu ediyor, yanımıza çekiyoruz sobayı, üçümüz etrafında, mutluyuz...Ama o gün çok soğuktu, gece yataklarına girince donacak bu çocuklar dedim, bilmem yaşadınız mı ama buz gibi bir yatağa girmek, ısınmak için dönüp durmak, uykuya dalmak çok zordur, sabah kalıp gibi uyanırsınız.Birden aklıma geldi, akşam iş çıkışı bir şişe kanyak alıyım, yatmadan, küçük birer bardak içireyim, yanınada çukulata, içleri ısınır üşümezler.Akşam iş çıkışı Tekel'in kanyağını, birde çukulata alarak gittim eve...Çocuklar bunu yatmadan içicez, cuup yataklara hiç üşümiycez, ne desinler garibimler, anneye tam güven, ilaç varsaydılar kanyağı.Yatıcaz , çıkardım bardakları, kırdım çukulataları, doldurdum kanyakları, hoop içi verdik, çocuklar halinden memnun, yanakları oldu al al, ısındık dediler.Şişeyi kaldırdım, önümüzde daha soğuk günler var, sabah cumartesi, ben işe, onlar daha uyuyorlar, tatil.Akşam dönüyorum, bunlar beni şen şakrak karşılıyorlar, hayret, genelde büyüğüm, küçüğü hırpalardı ama o akşam bunlar can ciğer kuzu sarması,seviniyorum, mutfağa yöneliyorum, akşam yemeği hazırlıyım ve bir bakıyorum ki tezgahta boş kanyak şişesi, çözüyorum çocukların neşesini! Bu eve giren son kanyak şişesi...

10 yorum:

[ fiкяiмiи iиcє güℓü ] dedi ki...

Yarın akşam eve gelirken kanyak alınacak ve yavrulara içirilecek. Birbirlerini yediler daha az evvel. Neşelensin yavrucaklar.:)

Bilmem mi o soğuk yatakta ısınmaya çalışmak ne zordur...of of...

sofi dedi ki...

İncegül'cüm,birbirlerine muhabbetleri artıyor birden de, elimizle sarhoş bekrilere dönmesinler, öksürük şurubu diye versen daha iyi olur.

Şaka bi yana ALLAH kimseyi soğukta bırakmasın.

Sem dedi ki...

Sevgili Sofi, yazının resmini görünce şundan bir içsem, içim ısınsa dedim. İçkiyi içemedim ama tatlı yazın içimi ısıtmaya yetti:))

Sevgiler

Moonish (moonsun) dedi ki...

Canim Sofim, ne guzel anlatmissin, ben yokken de bayagi yazmissin :)) Internetim felc oldu iki gun, merak da ettim simdi sofim gene dokturmustur okuyamadim diye uzuldum :)) Bagimlilik yaptin be Sofim :))

Simdi Sofim benim durumum ne olacak ben yaz-kis usuyen biriyim, ben her gun kanyak icsem... Amanin sonumu dusunemiyorum bile :))

Kucak dolusu sevgiler gonderdim sana :))

Admin dedi ki...

Soguk nedir iyi bilirim Soficim, Fakat su kanyak isi cok hosuma gitti, oglum tam bir yesilayci, 21 yasinda henuz bir bira dahi iciremedik, ablasi ondan daha yamandir. Surup diye denemek lazim:))
Klavyeye dokunan parmaklarina saglik canim. Saglikli ve mutlu gunler dilegiyle...

sofi dedi ki...

Sevgili Sem, resmi internette bulduğumda, bardağı tutup içmek istedim bende, bardağın tasarımı, içindeki konyağın rengi, boğazımdan yakarak geçti, içimde bir alev topu oldu.Bende senin hikayelerini beğeniyle okuyorum, hatta denemek istiyorum.Sevgiyle kal...

sofi dedi ki...

Moonsun'cım, bakıyom, bakıyom yoksun, dedim bu daldı kartpostallara, dün takvim gelince ilk düşündüğüm sen oldun, dedim Moonsun bundan da yapabilir ve çokta hoş olur.

İçimde okadar çok şey biriktirmişim ki, yazıyom, yazıyom bitmiyo, sonrada sıkmıyorumdur inşallah diyede düşünüyorum, beni yüreklendirdin sağolasın canım benim.

Gelelim üşüme meselesine, konyak elinde dolaşırsan olursun leyla, onun için ben onun alkolsüz olanını reçeteye yazıcam, bol bol pekmez...

Sıcacıııık sevgiler...

sofi dedi ki...

Dantel'cim, senin oğlanı, çiçek pazarına götürecen Cumhuriyet Meyhanesine olmadı Beşiktaş balıkçıların arkasındakiler yada Kumkapı, mezeler dizilecek envai çeşit, rakı gelecek, suyla karışıp aslan sütüne dönecek, sevdiklerin olacak yanında, sohbet edeceksin doyasıya, her yudumda biraz daha sen olarak, her yudumda yaşamı dahada severek, rakıyla demlenip, hafifliyeceksin...Sonra diyecekki ya ben neleri kaçırmışım.( dozajında ama, yoksa çarpar, şişede durduğu gibi durmaz bu meret)ilk önce öksürük şurubuyla bir ön hazırlık lazım, tavsiye olunur.
Senin güzel yorumlarına sağlık Dantelcim, sana, çocuklara sıcacık, sevgi ve huzur dolu günler diliyorum.

Dört Yapraklı Yonca dedi ki...

süper hikaye :)

Moonish (moonsun) dedi ki...

Canimsin Sevgili SOFI :))

Yok ben hic sikilmiyorum, cok da hosuma gidiyor yazdiklarini okumak :))
Bu arada ben universitedeyken tek sayfa yillik takvimler hazirlayip hediye ediyordum arkadaslarima, simdi aklima geldi:)) iyi fikir, ne cok sey yapardim , unutmusum :))

Bu arada ben pekmezi alayim, leyla olmak beni bozar :))